Koldovstvo - Ни царя, ни бога
Koldovstvo – Ни царя, ни бога

Sessizlik içinde bir ışık, karanlık içinde bir ses.

İnziva günleri içine gömülen saatlerin en belirgin özelliği derinden yükselen sesleridir. Boğuk, içi kasvetle dolduran ama yine de insana kendini bulduran sesler. Işık oyunlarının şekillerinden meydana gelen parıltılar ve sonrasında kendisini hissettiren çığlıklar hakim olur ortama. Bazı anlar olduğu gibi müzikler de bulunulan yeri kendine benzetir. Siyah gibi, koyuluk gibi. Boyaya biraz siyah karıştırsak hemen diğer renkleri baskılar. Müziğe biraz siyah karıştırsak kimi, neyi baskılar? 

Kafamıza onlarca kat kıyafetimizi çekmişiz de altından bağırıyoruz. Acaba bizi duyan birileri var mıdır? Bizim duyulmaya ihtiyacımız ne kadardır? Koldovstvo işte tam da böyle bir hise ortak şekilde çalmaya başlıyor. Kaygısız, puslu ve içten. Belki de adına ithafen bir büyücülük sanatını gerçekleştiriyor. Malum büyücüler gün ışığında da olsa her zaman bir tür oyun isterler. 

Grubun genel bilgilerine ulaşmak pek mümkün olmamakla birlikte birkaç ipucu ile fikir yürütme olayına giriyoruz. Saklı insanlar tarafından ortaya çıkan ve psychedelic öğeler taşıyan Ни царя, ни бога (Ni Tsarya, Ni Boga), grubun adından bize Rus olduğunun izlerini sunmakla kalmıyor, Konstantin Flavitsky’nin Princess Tarakanova tablosunu kapakta kullanmasıyla durumun sağlamasını yapıyor. 18. yüzyılda yaşamış Rus kraliçe Elizabeth Petrovna’nın yasak meyvesi olduğu iddia edilen Yelizaveta Alekseyevna Tarakanova’nın sel baskınında hayatını kaybetmesini konu edinen tablodaki trajediyi Koldovstvo müziğin içerisine işliyor. Hatta öyle ki zavallı prensesin kafasını bile yok ediyor.

Prodüksiyon açısından Black Metal’in ilk dönemlerini anımsatan ve kirli havaya sahip Ni Tsarya, Ni Boga, derinden yükselen bir etki yaratıyor. Olur ya insan içinden konuşur ve kendi sesi kulaklarını tırmalayacak kadar keskin gelir, bu albümde de benzer etkileri yakalamak mümkün. Sanki insanın kendinden bağımsız aynı şeyleri söyleyen sesleri en can alıcı damardan yakalıyor ve gitarın tellerini tıngırdatır gibi aynı noktadan yükseliyor. Grubun bilgilerine dahi ulaşmanın mümkün olmadığı noktada şarkı sözleri mucize gibi kalsa da sanki kapağa konu olan tablodaki trajediye benzer bir hava yakalıyoruz. Çarenin olmadığını bilerek kabullenişin çığlıklarını şarkıların aralarında duyuyor, Urfaust’a benzer bir bilinmezlikle hisleri sağlamlaştırıyoruz. Etrafımızı sular bassa da ve bir karışlık yüksekliğe ihtiyaç duysak da.

IV

Ne kral ne de tanrı. Yeryüzünde hiçbir yüceliğe izin yok. Çünkü zavallı yakarışların dua olmasından uzakta, bu dualarla kendisini besleyenlerden ayrıyız. Karmaşanın ortasında, bilinmezliğe bağıran sesleri duymakta, aynı seslerin ritmik vuruşlarla çaktığı yerdeyiz. Koldovstvo’nun müziğini bu anlamda bulutların arkasından çakan şimşeklere ya da sisli bir havada görüntüyü netleştirmeye benzetiyorum. Atmosferik havada belirginleşen ve patlayan gitar tonlarının arkasına saklanmış vokaller ve bateriler ile birlikte insanda uyanmak istediği kabus izlenimi yaratıyor. Ama kabuslar hep akılda en kalıcı olanlardır. 

Büyücülük sanatı hep bir şeyi hedef alır. Bu bazen kişinin kendisidir bazen de ötekidir. Burada ise kişinin ötekisinden bahsedebiliriz. Kendini bulma yolunda kendisiyle karşılaşmayı göze alan birinin yoludur. Bu yüzden de ne odur ne de bir başkası. Hep bir reddediş vardır ve Koldovstvo bir reddedişin ve aynı zamanda reddediş ile birlikte gelen kabullenişin müziğini sunmaktadır bizlere. Yarım saati bulan albüm içerisinde yer yer devreye giren folklorik tınılar bile bu nefes almayı sonlandırmaz. Saklı da olsa sürekli kendisini hatırlatan dinamik bir hava vardır. 

Dönemimizde her şeyin en iyisi, en pürüzsüzü olunması istenirken Koldovstvo bu durumu derinden gelen puslu seslerle yıkmakta. Henüz ilk albümleri olmakla birlikte gelecekteki işleri konusunda pek açık kapı bırakmasa da şarkıyı ele geçiren gitar rifflerinin ve derinden yükselen vokallerin etkisiyle Ni Tsarya, Ni Boga, şimdiki haliyle bile belli bir dönemi yaşatmakta ve enstrümantal kapanış şarkısıyla da büyüsünü gerçekleştirmekte. Eğer bir büyü varsa ve Koldovstvo büyücülük meziyetlerini sergiliyorsa bu şüphesiz albümün büyüleyiciliği üzerinedir. İyi dinlemeler.

Yazar

Overview

Müzik
80 / 100
80%
Prodüksiyon
60 / 100
60%
Kapak Tasarımı
100 / 100
100%
80
3

Koldovstvo – Ни царя, ни бога” üzerine 1 yorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir